26 Nisan 2014 Cumartesi
23 Nisan 2014 Çarşamba
bu kadar çok konuşmamın tek sebebi, o kadar çok utanmam. şunu yapma, bu da böyle olsun dediğim her an kendimden nasıl tiksindiğimin resmi aslında. insan gördüğü şeylerin en güzelini görünce, öyle bir çözülüyor ki.. en az bir cüce kadar kambur ve kuruntulu oluyor. kendine benzetmeye, kendi gibi kara olmaya, kendi kadar kambur kendi kadar cüce olmaya zorluyor.
yok yok bunlar sadece yüzünü suya benzetmemden değil. bunlar bir daha asla havanın orta yerine asılmış kadar yalnız hissetmeyeceğim için..
yok yok bunlar sadece yüzünü suya benzetmemden değil. bunlar bir daha asla havanın orta yerine asılmış kadar yalnız hissetmeyeceğim için..
10 Nisan 2014 Perşembe
ben madam despina'yı bekliyordum ama içimin her yeri bi yandan baharı bi yandan ölümü bekliyordu. öyle kararlıydım ki gözümden tek bir damla yaş akmadı. yanan şeylerin suyla söndürülebileceğini biliyordum, bir türlü beceremiyordum.
bu tuhaf çünkü, önceleri minimaldi her şey. belli başlıcaydı ağlanacaklar, ağlayacaklar belliydi. artık kestiremedim. gözlerimi kime vereceğimi bilemedim. sanırım herkes öldü. önce çocuklar öldü, sonra herkes öldü. dünya yuvarlak değil işte dünya dönmüyor. anlamadınız yüreğiniz kurusun. bizi bu daracık dünyaya sıkıştırdınız. yüreğiniz kurusun.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)